Son yıllarda ülkemizde ve yöresel olaylarda, kişisel yaşamımızda çok da dikkatimizi çekmeyen tuhaf rastlantılar görüyoruz. Ezoterik ve ruhsal konularla ilgilenenler, “Tesadüf değil, tevafuk” vardır görüşündedir. Yani, rastlantı saldığımız pek çok olay ve durum, aslında ilahi bir amaca hizmet etmektedir… Peki özellikle son 20 yılda ülkemizde rastlantısalmış gibi görünen olaylar hangi amaca hizmet ediyor?
İlk önce, “Açılım” denilen, PKK’lı teröristlerin sözde çadır mahkemelerinde yargılanıp, törenlerle karşılandığı olaylar, 29 Ekim’e denk getiriliyor. (İktidar partisinin üyesi birçok siyasi liderin hastalıklarının ve yurt dışı seyahatlerinin de ulusal bayramlara denk geldiği dönemler başlıyor.)
Yakın geçmişte ise hem Sivas Kongresi’nin hem İzmir’in kurtuluşunun hem de Cumhuriyet Halk Partisi’nin kuruluş yıldönümünde, CHP’ye yönelik dikkat çekici operasyonlar yapılıyor.
Yoksa milletin sinir uçlarıyla oynamak için Toplumbilimsel bir deney mi yapıyor birileri? Zaten genelde sosyal medya uygulamalarının tamamının ve “change org” gibi imza sitelerinin, “Toplum Mühendisliği” yapmak için kullanıldığını tahmin etmek zor değil. Kamuoyunun hangi kesimi, neye, ne kadar, nasıl tepki veriyor, bunu birilerinin aleyhine ve kendi lehimize nasıl kullanabiliriz?… Gerçi bilim ve tarihsel olaylar dikkate alınsa da, astrolojik veriler işin içine katılsa da bazı şeyleri her zaman öngörmek olası değildir… Dünyada da Türkiye’de de pek çok kişinin ummadığı olaylar gerçekleşebilir. Tanrı ömür verirse, göreceğiz.
Ağaçların feryadı
Ülkemizde son yıllarda, özellikle aşırı sıcak ve rüzgarlı günlerde aynı anda birkaç yerde birden yangın çıkıp, iklim koşulları yüzünden de hızla yayılması, yetersiz sayıdaki uçakların ve helikopterlerin çok geç ve seyrek müdahale etmesi rastlantı mı?
Dün gece yarısından beri, Muğla ve Milas’ın çeşitli yerlerinde başlayan yangınlar hâlâ tamamen söndürülemedi. İki gündür hava aşırı rüzgarlı.
İlk yangın Aydın Çine Soğukoluk köyü ve Muğla Milas Akkovanlık köyü arasında kalan ormanlık alanda, dün (18 Eylül) gece 22.12’de çıktı.
İkinci yangın Fethiye Çalıca bölgesinde saat 22.35’de çıktı. Ekiplerin hızlı müdahalesiyle büyümeden söndürdü.
Üçüncü yangın Milas Kıyıkışlacık bölgesinde 23.37’de çıktı. Bugün (19 Eylül) akşam saatlerinde yeniden hararetlenerek, Güllük limanına yaklaştı; dumanlar Güllük Mahallesi’ne kadar yayıldı.
Dördüncü yangın Köyceğiz Akköprü Bozburun mevkiinde saat 00.36 da çıktı. Kıyıkışlacık’ta ki yangına birkaç kez müdahale eden iki helikopterin daha sonra buraya yönlendirildiği söyleniyor. Bu yangının söndürme çalışmaları da sürüyormuş.
Beşinci yangın Muğla Merkez Dağpınar köyü yakınlarında, 00.42’de tarımsal alanda çıktı. Ekiplerin müdahalesiyle büyümeden söndürüldü.
Altıncı yangın Datça Reşadiye yakınlarında tarımsal alanda saat 02.21 de çıktı. Büyümeden söndürüldü.
Yedinci yangın Muğla Menteşe Ortaköy yakınlarında yine tarımsal alanda ve 03.34 de çıktı. Ekiplerin müdahalesi ile söndürüldü.
Bilgiler bu yöndeydi. Söylenecek söz, yazılacak şey çok… “Derdim çoktur, hangisine yanayım?” duygu durumundaki Türk halkı, doğa, ormanlar, yeşillikler hızla yok olurken, umudunu yeşertme çabası içinde.
