Bölüm 1
Toprak tarımından sanayileşmeye geçilen uygarlığın ilk yıllarından beri insanoğlu doğal kaynakların üzerinde baskı oluşturmuş, nüfus artışı ve iklim değişikliği gibi etkenler de bu baskının şiddetini giderek arttırmıştır. İnsan kaynaklı baskıların neden olduğu en büyük sorunlardan birisi de zaten sınırlı miktarda bulunan su kaynaklarının üzerindedir. Sınırlı miktarda bulunan su kaynaklarına bir de bu kaynakların sürdürülebilir olmayan bir şekilde tüketimi eklenince istenilen miktarda ve kalitede su bulunamaması günümüzün en önemli problemlerinden biri haline gelmiştir. Ekonomik aktivitelerin aksamaması daha da önemlisi yeryüzündeki yaşamın devam edebilmesi için su kaynaklarının sürdürülebilir bir şekilde kullanımı ve yönetimi günümüzde gereklilikten çok zorunluluk halini almıştır.
Muğla ili, 3000 metreden fazla kıyı şeridi ve ege denizi ile Akdeniz kıyıları ile tam bir turizm kentidir. Turizm mevsiminde fazlası ile artan su ihtiyacı, orman yangınları dolayısı ile daha da fazlalaşmaktadır.
Mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıkları, su ihtiyacını daha fazla hissettirmektedir. Tarih boyunca bu su ihtiyacı hüküm sürmektedir. Öyle ki, su ihtiyacının karşılanması için kubbe şeklinde sarnıçların yapılması asırlar öncesine dayanır. Bu sarnıçlar yağan yağmur sularını depo etmek görevinde idiler.
Nüfusun artarak, çiftçiliğin yanı sıra turizm sektörünün de canlanması ile bu sarnıçlar kifayetsiz kalmaktadır. Bu yüzden barajların yapılması şart olmuştur.
Su kaynakları açısından, zengin sayılabilecek Muğla sınırları içerisinde bulunan Bafa Gölü ve Köyceğiz Gölü yanı sıra Çine Çayı, Eşen Çayı ve Dalaman Çayları bulunmaktadır.
Muğla ili, Türkiye ekonomisine gerek turizm gerekse tarım alanında önemli katkıları olan özgün bir bölge olmasının yanı sıra, ilin enerji üretiminde de büyük payı bulunmaktadır. Ekonomik faaliyetlerin çeşitliliği Muğla ekonomisi için önemli bir avantaj sağlamakla birlikte, bu durum çevre ve doğal kaynaklar üzerinde baskı oluşturmaktadır. Bu çalışma Muğla ilinin ve Muğla Büyükşehir Belediyesi (MBB)’nin kurumsal su ayak izi çalışması olup, su ayak izine neden olan önemli kaynakların tespit edilmesi ve mavi, yeşil ve gri su ayak izi tanımlamalarının yapılması amaçlanmıştır. Çalışma mevcut durumun iyileştirmesi ve daha iyi yönetilebilmesi için Muğla ilindeki kişi başı su tüketimini, su ve atıksu sistemlerini değerlendirmiştir.
Çalışma kapsamında, il düzeyinde yeraltı ve yerüstü kaynaklarından çekilen su miktarı, kullanıldığı alanlar ve kaynağa dönüşündeki su kalitesi parametreleri incelenmiş, üretim ve servis hizmetlerinden kaynaklanan su ayak izleri hesaplanmış ve kentsel ölçekte su kullanımını azaltacak önlemler belirlenmiştir.
Çalışma süreci saha ziyaretleri, paydaşlarla yapılan interaktif görüşmeler ve belediyenin yürütmüş olduğu faaliyetlerin listesinin oluşturulması ile başlatılmıştır. Projenin ilk adımında mevcut kaynaklarda tüketilen su miktarına ait veriler bir araya getirilmiş ve il ölçeğinde sürdürülebilir su yönetimi karar verme aşamalarını kolaylaştırması amacıyla veriler anlamlı bir veri bütününe dönüştürülmüştür. Böylelikle MBB’nin su kullanım noktalarını daha iyi kavramaları ve su tasarrufu önlemlerini önceliklendirmelerine yardımcı bir zemin hazırlanması hedeflenmiştir.