BÖLÜM – 1
Gökçeada veya 1970 yılına kadar kullanılan adıyla İmroz, Çanakkale’nin bir ilçesi ve Türkiye’nin en büyük adasıdır. Ege Denizi’nin kuzeyinde, Saros Körfezi girişinde yer almaktadır. 91 km kıyı şeridine sahiptir. Yıllık yağış miktarı metrekareye 950 – 1050 mm arasında değişmektedir.
Adanın batısında yer alan İncirburnu Türkiye’nin de en batı noktasını oluşturmaktadır. 2011 ve 2012 yıllarında haftada 2 kez Gökçeada-İstanbul uçak seferleri yapılmış olup, 2013 ve sonrasında ticari yolcu uçuşları yapılmamıştır.
Gökçeada, Türkiye’de 2016 itibarıyla 11 tane olan “sakin kent”lerden birisidir. İzmir ili Seferihisar ilçesi dünyanın 129′uncu, Türkiye’nin ilk sakin şehri olmuştur.
Ada’nın ilk çağlardaki durumu hakkında fazla bilgi mevcut değildir. Bilgiler, Orta Çağ’da başlamıştır. Ada, 1204-1261 tarihleri arasında Latin İmparatorluğu’na tabi kalmıştır. Bizans İmparatorluğu’nun son zamanlarında bütünlüğünü koruyamaması üzerine, Cenevizli Gattilusıo Ailesi diğer Ege Adalarında olduğu gibi, bu ada üzerinde de hâkimiyet kurmaya gayret etmiştir. Bu aile o zamana kadar 1. Murat devrinden itibaren siyasi manevralarla Türkleri ada’dan uzak tutmuştur. Fatih 1453 yılında İstanbul’u alıp, Bizans İmparatorluğu’na son vermesi ile imparatorlukla sıkı ilişkileri olan bu Latin devletinin de sonu gelmiş oldu. Dorino Gattilusio ölünce yerine geçen oğlu Dominiko, Dukas’ı Fatih’e elçi olarak gönderdi.
Bunun sebebi, her sene Midilli Adası için verilen 3000, Limni Adası için verilen 2300 altın vergiyi padişaha takdim etmekti. Aslen Limni Adası her sene mezkûr vergiyi vermek için Midilli hakimine ve Gökçeada senede 1200 altın vergi vermek şartı ile Enez hakimine verilmişti. İstanbul’un fethinden sonra, Gattilusio Ailesi’nin davranışına benzer davranışları diğer aileler de göstermişti. Aslen Gökçeada’lı olan Kristobulos’un bu husustaki gayretlerini önemsemek gerekir. Kristobulos, İstanbul’un fethinden sonra bir heyet tanzim ederek, Fatih Sultan Mehmet’e göndermiştir.
Devam edecek…