İstanbul EscortŞişli EscortMecidiyeköy EscortTaksim EscortBeşiktaş EscortAtaköy EscortBakırköy EscortHalkalı EscortBahçeşehir EscortŞirinevler EscortAvcılar EscortBeylikdüzü EscortAvrupa Yakası EscortAnadolu Yakası EscortAtaşehir EscortKadıköy EscortÜmraniye EscortMaltepe EscortKartal EscortPendik EscortMersin EscortAntalya Escortİzmir EscortBursa EscortAnkara EscortKayseri EscortKonya Escortİzmit EscortKocaeli EscortBodrum EscortSamsun Escort
reklam
reklam
DOLAR34,7004% 0.26
EURO36,7726% 0.37
STERLIN44,2923% 0.52
FRANG39,4178% 0.55
ALTIN2.961,83% 0,92
BITCOIN97.052,000.054
reklam

SİGARA…

Yayınlanma Tarihi : Google News
SİGARA…
reklam

Sigara, kıyılmış tütünün kağıda sarılmasıyla üretilen, yakılıp dumanı çekilerek tüketilen bir nesnedir. Tütündeki psikotrop madde olan nikotin, sigarayı oldukça bağımlılık yapıcı kılar.

Tütünün özgün maddesi koyu renkli bir sıvıdır ve bahsedilen bu zehirli sıvıya nikotin adı verilmektedir. Nikotinin şiddetli bağımlılık yapıcı etkisi vardır. 90-120 dakika boyunca alınmadığında, yoksunluk belirtileri ortaya çıkmaya başlar. Bu belirtiler tütünün bırakıldığı ilk gün en üst düzeyde hissedilebilir; ancak yoksunluk belirtileri zamanla azalarak yok olmaktadır.

Çocukluk ve ergenlik dönemleri gerek tütün tüketimi gerekse yasa dışı uyuşturucu madde kullanımı da dâhil olmak üzere birçok sağlığa zararlı davranışta bulunma eğiliminin ortaya çıkabildiği bir tür deneme dönemidir. Tütün kullanan çocuk ve ergenlerin yetişkinlik döneminde düzenli tütün kullanıcısı olma olasılığı daha yüksektir. Çocukluk ve ergenlik döneminde tütün içmek kısa vadede astım uzun vadede kalp-damar, solunum ve kanser gibi hastalıkların riskini artırmaktadır.

Bütün bu kötülüklerin ardından bu zehirden daha da kötü olan uyuşturucu kullanılması gelmektedir. Lise çağında başlanılan sigara alışkanlığının ardından daha kötü olan uyuşturucu kullanımı, ne yazıktır ki okul önlerinde öğrencilerimize pazarlanmaktadır.

Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma; bir kimsenin, uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi, ağız ya da burun yoluyla ya da damarına veya deri altına şırınga ederek veya ettirerek ya da başka bir biçimde vücuduna alması olarak tanımlanmaktadır

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma, bir kimsenin, kendisine veya başkasına ait uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi, kullanmak amacıyla fiili ve/veya hukuki egemenliği altında tutmasıdır. Bulundurma, uyuşturucu veya uyarıcı madde üzerinde fiili egemenlik ilişkisinin devam ettirilmesi anlamına gelmektedir.

Her ne kadar kanunlarımız da uyuşturucu maddenin kullanımı ve bulundurulması, satılması, suç olarak kabul edilmiş olsa bile gençlerimizin bu alışkanlıklara kapılması, büyük bir gaflettir.

Hükümetin ve yerel yönetimlerin sağlık ve sosyal hizmet birimleriyle koordineli bir şekilde bağımlılıkla mücadele konusunda sürdürülebilir politikalar geliştirmeleri, kişinin ve ailenin kimlik bilgilerinin saklı tutulması gerekir. Bu konuda liyakat sahibi uzmanların olduğu da unutulmamalıdır. Gerek aileleri gerekse gelecekleri açısından büyük felaketlere yol açabileceği kesindir.

Bağımlılıkların sebebi sanayileşme, modernleşme ve kentleşmenin dayattığı algılardır. Bu sorun ülkemizde ve dünyada yeni görülen bir sorun değildir. Bu durum uzun zamandır devam eden bir problemdir ve çocukları gençleri olumsuz yönde etkilemektedir. Genç nüfusu tehdit eden bir durum haline gelmiştir mutlaka önlem alınması gereken bir problemdir.

Bu algılar kişileri, her zaman beklenen sonucu vermemiş ya da istenen sonucu verse de beraberinde bireyi yalnızlaştırmıştır.

Çocuk ve gençlerde madde bağımlılığında baş etmek zorunda kaldığı problemlerin sayısı artarken, baş etme becerilerini azaltan ve bu durumda çözümü sağlıklı olmayan maddeyle destek ve denge sağlamaya çalışan bireylerin oluşumuna neden olmuştur, olmaktadır… Çocuk ve gençlerde madde bağımlılığı, yaşlılığa kadar uzanan geniş bir yelpaze içerisindedir.

Madde kullanımı başlangıçta sorunlar nedeniyle ortaya çıkan iç sıkıntı ve kaygıyı azaltmak için kullanılır. Fakat çok kısa bir süre sonra kendi başına diğer tüm sorunların toplamından daha önemli olmaya başlar.

Çocuk ve gençlerde madde bağımlılığının en belirgin başlama sebebi “Merak”tır. Biyolojik ve sosyal değişikliklerin yarattığı stresi azaltmak, arkadaş baskısı ve bir gruba dahil olma isteği de madde kullanımına başlamada diğer önemli nedenlerdir. Ergenlik ve gençlik biyolojik, bilişsel ve sosyal alanlarda değişikliklerin olduğu bir dönemdir. Çocuk ve gençlerde madde bağımlılığının başlama nedeni ne olursa olsun madde kullanmaya başlama, artan bir madde kullanımına ve diğer suç oluşturan olaylara neden olabilir. Çocuk ve gençlerde madde bağımlılığı, genellikle 12-18 yaş aralığında alkol ya da diğer maddeleri denemek yaşla beraber artış göstermektedir.

Genelde yapılan tarama çalışmaları esas olarak problemli alkol veya madde kullanımı geliştirme riski yüksek olan ergen popülasyonunu hedeflemiştir. Bu ergen grupları sıklıkla okul devamsızlığı yapanlar, depresyon veya yıkıcı davranışı olanlar, evden kaçanlar, sıklıkla bar, pub ve diskoya gidenlerden oluşur.

Alkol bağımlılığı olan ana babaların çocukları, alkol bağımlılığının karmaşık genetik bir bozukluk olması nedeniyle yüksek risk taşıyan çocuklar olarak değerlendirilmektedir. Alkol bağımlılarının çocuklarında dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB), karşı gelme bozukluğu (KGB), davranım bozukluğu (DB), depresyon ve anksiyete bozuklukları kontrol grubuna göre daha yüksek oranlardadır.

Çocuk ve gençlerde madde bağımlılığı açısından risk olabilecek durumları araştıran çalışmaların sonuçlarına ruhsal hastalıklar önemli bir yer tutmaktadır.

Aile birliği içerisinde, öncelikle gençlerin ana ve babalarını, büyüklerini kopya edebilecekleri birilerinin bulunmaması şarttır. Ayrıca, ailenin kültürü ile görgüsü de çok önemlidir. Aile içerisinde gerekli önlemlerin alınması, ardından yerel emniyet kuvvetlerinin de bu konuda toplumumuzla ve gençlerimizle birlikte olması da gerekir.

Ülkemiz, geleceğini gençlerimiz ile sağlayacaktır.

reklam

YORUM YAP