Ekonominin reklam yüzü Sayın Şimşek her konuştuğunda başımıza daha ne gelebilir diye titriyoruz. Malum ekonomi biliminde yeni buluşlara imza atıyorlar. Sayın Cevdet YILMAZ ve reisle birlikte.
O yüzden mesela kulislerden ciddi ciddi uzun saça tarak vergisi, 3 cm’den uzun saça, 2 cm’den uzun sakala vergi, havadaki oksijeni kullanma vergisi, hastalandığınızda, hastalığın önem derecesine göre hastalanma vergisi, şehirler arası geçişlerde şehir değiştirme ve ayak bastı vergisi, vekilleri destekleme fonuna katkı payı, bürokrasiyi doyurma vergisi, piknik yapandan oksijen vergisi, denize girenden deniz suyu kullanma vergisi, köyde yaşayandan doğal Hayat vergisi gibi daha onlarca vergi çalışması haberleri geliyor.
Hal böyle olunca kim korkmaz dimi
Gelin korkmayanlar bir bakalım kimlermiş;
Kara para aklayanlar, faizden servetine servet katanlar, iktidarla yakın ilişkileri olanlar, çeteler, mafyalar korkmuyorlar nedenini bilemiyoruz ama bu vergiler onlara aktarılıyor olabilir mi diye sormak geldi aklıma nedense,
Sadece soruyorum tabi asla itham yok malum minareyi çalan kılıfını uydurmuştur zaten.
Ama asıl korkmamız gereken ekonomide yaşananlar değil zira ekonomik sorunlar çözülür, aşılır.
Ancak çarşamba günü bir öğretmen yüzlerce öğrencinin gözünün önünde okul müdürüne silah çekiyor.
Üniversiteleri siyasetin arka bahçesi haline getirmenin, eğitimi yaz boz tahtasına çevirmenin ülkeyi getirdiği noktaya bakar mısınız? İlimde, bilimde bireysel başarı hikayelerini bir kenara koyarsak ne kadar muasır medeniyetler seviyesinin gerisinde kaldık. Buda yetmezmiş gibi şimdi birde liselerde öğrenci yetiştirmekle mükellef örnek olması gereken iki eğitimci olayları kontrolden çıkarabiliyor. Biz evlatlarımızı kimlere teslim ediyoruz. Düşünsenize evladınızı okula eğitim alsın diye yolluyorsunuz bir telefon geliyor okuldan öğretmen yaramazlık yapan evladınızı silahla vurmuş ve çocuk sakat kalacak veya ölecek.!!!
Ne hissedersiniz.
Ülkeyi bu hale getirenlere yazıklar olsun.
Bu noktaya gelmemizde elbette siyasi iktidarın eğitim politikalarının payı tartışmaya kapalı ancak iktidar kadar, bu iktidara alternatif olmayı becerememiş muhalefette sorumlu, medyamız ve bu toplumda ekran ekran gezip aydın diye geçinenlerde sorumlu.
Hatta aslında 85 milyonun az ya da çok ama illaki bir sorumluluğu var. O yüzden kimse kendini soyutlamasın.
Zira bu hızla devam edersek sadece vatan değil, bir toplum çürüyüp yok olup gidecek çok yakın bir zamanda…
Bu dünyanın üstü varsa altıda var beyler kendinize gelin.
