Milas’ın Görünmeyen Tehlikesi: 2500 Yıllık Fay Kırılırsa Ne Olur?
6 Şubat depreminin yıl dönümüne yaklaşırken, Ege Bölgesi bir kez daha sismik risklerle karşı karşıya. Yunanistan, adalarındaki okulları tatil ederek acil toplantılar düzenlerken, Türkiye’nin Milas ilçesi de bu tehlikeden etkileniyor. Bölge, aktif fay hatlarının kesişim noktasında yer alıyor ve olası büyük bir depreme karşı bilim insanları ciddi uyarılarda bulunuyor. Milas ve çevresindeki 2500 yıllık sismik hareketsizliğiyle dikkat çeken faylar, bölgedeki deprem riskini artırıyor.
Milas’ı Tehdit Eden Diri Fay Hatları
Muğla ve Milas bölgesi, diri fay hatlarının yoğun olduğu bir alanda bulunuyor. Milas şehir merkezinden geçen iki büyük aktif fay, bu bölgeyi sürekli deprem riski altında bırakıyor. Maden Tetkik Arama (MTA) tarafından belirlenen bu fay hatları, geçmişte çeşitli depremler üretmiş ve bölge halkı için potansiyel tehlikeler oluşturmuş durumda. Ancak bu fay hatlarının gelecekte ne zaman hareketleneceği, bilimsel olarak öngörülemiyor.
En dikkat çekici faylardan biri, 2500 yıldır aktif olmayan Ören Fayı. Bu fay, Gökova Fay Zonu içinde yer alıyor ve 60 kilometre uzunluğunda. Uzmanlar, bu fayın bir “sismik boşluk” oluşturduğunu ve potansiyel olarak 7.0 büyüklüğünde bir deprem üretebileceğini belirtiyorlar. Milas’a yakın bu fayın kırılma riski, bölgeyi daha da tehlikeli bir hale getiriyor.
Milas’ta Diğer Aktif Faylar
Ören Fayı’nın yanı sıra Milas’ın içinden geçen ve bölgeyi ikiye bölen Karakuyu Fay Zonu ile Beçin Fay Segmenti de büyük bir tehdit oluşturuyor. Karakuyu Fay Zonu, Karakuyu Köyü’nden başlayarak Milas şehir merkezine kadar uzanıyor ve bu hat, şehri doğrudan etkileyebilecek potansiyele sahip. Beçin Fay Segmenti ise Ören’den başlayıp Beçin ve Çamılca’dan geçerek Milas Mezarlığı’na kadar uzanıyor. Bu iki fay hattı da daha önce depremler üretmiş olup, yine ne zaman aktifleşecekleri bilinmiyor.
Deprem Master Planı Neden Uygulanamadı?
Milas’ta büyük bir deprem riski olmasına rağmen, bugüne kadar etkin bir deprem master planı oluşturulmamış durumda. Eski Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat döneminde, Dokuz Eylül Üniversitesi ile iş birliği yapılarak bir Deprem Master Planı hazırlanması hedeflenmişti. Ancak, bu proje bir türlü hayata geçirilemedi. Projeyi yürütecek olan Prof. Dr. Hasan Sözbilir’in görevden alınması ve pandemi nedeniyle sürecin aksaması, planın rafa kaldırılmasına yol açtı.
Yeni Belediye Başkanı Fevzi Topuz, bu önemli planın yeniden gündeme getirilmesi gerektiğini belirtiyor ve bu konuda destek vereceğine dair umut taşıyor. Azmi Peker, Milas Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı olarak yaptığı açıklamalarda, “Bu planı tekrar gündeme getirmeliyiz. Hangi partiden olursa olsun, bir belediye başkanının böyle bir planı halkın karşısına koyması ve hayata geçirmesi gerekiyor. Bu, Milas’ın geleceği için kritik bir adımdır.” dedi.
Deprem Riskine Karşı Alınması Gereken Tedbirler
Bölgedeki deprem riski göz önünde bulundurularak yapılması gereken en önemli adım, yapılaşma ve imar planlarının sıkı denetlenmesidir. Özellikle fay hatlarına yakın bölgelerde yeni inşaatlara izin verilmemesi gerektiği vurgulanıyor. Zemin etütlerinin titizlikle yapılması, fay zonlarının etrafında tampon bölgeler oluşturulması ve mevcut deprem risk haritalarının güncellenmesi bu önlemler arasında yer alıyor.
Ayrıca, bir deprem durumunda hangi yolların kapanabileceği ve acil toplanma merkezlerine nasıl ulaşılacağına dair detaylı bir deprem planının hazırlanması, bölge için hayati önem taşıyor. Acil durum toplanma alanları, bu tür afetlerde hayati bir rol oynayacak ve buna ilişkin çalışmaların hızlandırılması gerektiği ifade ediliyor.
Bilimsel Temelli Bir Çözüm İçin Ortak Çaba
Milas, geçmişte büyük depremler yaşamış ve aktif fay hatlarına sahip bir bölge olarak, gelecekteki sismik risklere karşı dikkatli bir yaklaşım gerektiriyor. Jeoloji mühendisleri, akademisyenler ve kamu kurumları arasında yapılacak bilimsel temelli bir iş birliği ile bölgenin deprem riskleri hakkında kapsamlı bir yol haritası oluşturulması gerekiyor.
Şu ana kadar rölantiye alınan Deprem Master Planı’nın bir an önce hayata geçirilmesi, Milas’ın olası büyük bir depremdeki yıkımını önlemek için atılacak en büyük adım olacak. Bu bağlamda yerel yönetimlerin, bilim insanlarının ve halkın ortak bir çaba ile bölgede etkili önlemler alması büyük önem taşıyor.