İstanbul Escort Şişli Escort Mecidiyeköy Escort Taksim Escort Beşiktaş Escort Ataköy Escort Bakırköy Escort Halkalı Escort Bahçeşehir Escort Şirinevler Escort Avcılar Escort Beylikdüzü Escort Avrupa Yakası Escort Anadolu Yakası Escort Ataşehir Escort Kadıköy Escort Ümraniye Escort Maltepe Escort Kartal Escort Pendik Escort Mersin Escort Antalya Escort İzmir Escort Bursa Escort Ankara Escort Kayseri Escort Konya Escort İzmit Escort Kocaeli Escort Bodrum Escort Samsun Escort
reklam
reklam
DOLAR 34,3054 % 0.31
EURO 37,5445 % -0.07
STERLIN 44,9573 % 0.06
FRANG 39,9613 % 0.11
ALTIN 2.928,22 % 1,35
BITCOIN 62.196,28 -1.842
reklam

BANA NE AMERİKA’DAN

Yayınlanma Tarihi : Google News
BANA NE AMERİKA’DAN
reklam

Yıllardır bir rüya anlatılır topluma adı Amerikan rüyası bazen toplumu özendirmek için bazen ise korkutmak içindir bu hikâye.

Son dönemde bu hikâye dış güçler olarak adlandırılsa da kastedilen yine en başta Amerika!

Peki kim bu Amerika gizli servisleri ile doları, ordusu ile dünyayı kendine göre dizayn etmeye çalışan bir devlet. Peki bu gücü nerden alıyor öyle ya dünyada 200’ün üstünde devlet var. Kaldı ki bunlar arasında Çin, Rusya, İran, Türkiye gibi binlerce yıllık devlet geleneği olan devletler var. ABD’yi bunlardan ayrı kılan nedir?

İşin aslı ne Amerika özendirildiği gibi bir rüya ülkesi nede korkulacak bir canavar gelin size Amerika’nın basit sade özetini geçelim nüfusun yaklaşık %1 i sokakta yaşamaktadır. Etnik ayrımcılık ve ırkçılık Amerika’da hala bulunmaktadır. Dünyanın en büyük ekonomisi olması sizi aldatmasın zira dünyanın en borçlu ülkesidir.

Teknolojik olarak Japonya’dan daha ileride bir ülke değildir. Ancak ordusunun bu denli güçlü ekipmana sahip olması da sizi yanıltmasın Amerikan askerlerinin çoğu paralı asker ve yakın tarihte Irak Savaşı’nda, Afganistan savaşında gördük ki psikolojik harbe yenik düşen direnci zayıf bir orduya sahip bir Amerika’dan söz ediyoruz. Peki yine de bu kadar forsa nasıl sahip dünyayı yöneten İngiliz ve Avrupalı ailelerin kendi çıkarları için besleyip büyüttükleri ülkenin adıdır Amerika o yüzden dokunulmaz zannedilir.

Dünyanın aynı zamanda en büyük günah keçisi olsa da, Rusya, Almanya, Çin yada İngiltere gibi devletleri de ayrı tutamayız.

Ancak konumuz Amerika ise birkaç şey eklemekte fayda var çok güçlü bir istihbarat ağı var neredeyse her ülkede kamu kurumlarına, siyasete, stratejik kurumlara sızmış önemli pozisyonlarda adamları var belki de bunun rahatlığı ile istediği gibi at koşturuyor dünya üzerinde.

Amerika’da derin devlet öyle güçlü bir yapı ki başkanlar sadece birer kukla neredeyse popülist söylemler dışında kendi kararları ve icraatları olmayan insanlardır.

Son günlerde yine sürekli Gazze meselesi, Orta Doğu ve Akdeniz’de bir Amerikan müdahalesine maruz kalıyoruz.

Şimdi iyi güzelde arkadaşım biz ne yapabiliriz bak ağır bir ekonomik kriz var ülkemizde şu, bu diyenler olacaktır. Tam da bu noktada…

“Bana ne Amerika’dan”

Zira Türkiye’de ne teknoloji sanıldığı kadar yetersiz ne de ekonomik kriz var belki de dünyanın en güçlü ekonomilerinden biriyiz zira 90 senedir manavından bakkalına, sanayicisinden siyasetçisine çalmayan yok çalan çalana yine de kaynak bitmiyor öyle değil mi?

Hemen bu noktada açıklıyım ülkemizdeki finansal kriz gibi duran olay paranın birilerinin cebine sokulup orada saklanması durumu yoksa parasızlık değil, eğer gerçekten savaş teknolojimiz olmasa ve paramız olmasa çoktan yamyamlara meze olurduk.

Burada asıl mesele ülkeyi yöneten siyasal iktidarın olaylara bakış açısı eğer isterlerse Gazze’de tek kurşun attırmazlar. Mesela ne diyorlar Amerikan gemisi gelmiş miş miş eee…

Filistin ile bir güvenlik anlaşması yaparsın Amerika Türk ya da Filistin karasularını ihlal ederse vurursun.

Misal İncirlik ve Kürecik dahil bizi ABD ve NATO üstlerini kapatmaktan alıkoyan nedir bu süreçte?

Adamlar parasını ödediğimiz F35’leri vermeyip paramıza yıllardır çökmüyorlar mı?

Suriye’de PYD’yi Doğu’da PKK’yı beslemiyorlar mı?

Hala bunlara dost ve müttefik diye nasıl bakabiliriz?

Uzun lafın kısası Amerika bir yüzü ile dünyanın en güzel ülkelerinden biri iken bir yüzü ile de iğrençliği ve kötülüğün tam merkezidir.

Ve bir şekilde hala müttefiklik ilişkilerimiz olduğu için bizzat Amerika’nın günahlarında pay sahibiyiz.

O yüzden ya bana ne Amerika’dan diyeceğiz ya da mazlumların akan gözyaşına sebep olmaya devam edeceğiz. Her konuda olduğu gibi bu konuda da topu sadece siyasi iktidara ya da bir kesime atarak çözüm bulamayız toplumun her katmanının yaşanan iyi ya da kötü her şey de az ya da çok bir pay sahibi olduğunu unutmayalım. Sorumluluktan kaçarak çözüme varamayız.

Karar mı?

Elbette yüce milletin.!!

reklam

YORUM YAP