İsrail’in uyguladığı Filistin’i haritadan ve Filistinlileri tarihten silme siyaseti vicdan sahibi Yahudiler tarafından mahkum ediliyor.
İsrail’de çalışmalarını sürdüren İnsan Hakları Örgütü B’Tselem İsrail’in Filistinli soykırımının durdurulması için İsrail halkına ve dünya kamuoyuna seslendi.
B’Tselem internet sayfasında kendisi hakkında şu bilgiyi veriyor:
“İşgal Altındaki Topraklarda İnsan Hakları için İsrail Bilgi Merkezi, Ürdün Nehri ile Akdeniz arasında yaşayan tüm Filistinli ve Yahudi insanlara insan hakları, özgürlük ve eşitliğin garanti altına alındığı bir gelecek için çabalamaktadır. Böyle bir gelecek ancak İsrail işgali ve apartheid rejimi sona erdiğinde mümkün olacaktır.”
İsrail İnsan Hakları Örgütü B’Tselem yayınladığı bir bildiri ve video ile dünyaya seslendi ve İsrail saldırılarına karşı önlem alınmasını talep etti. BİZİM SOYKIRIMIMIZ (OUR GENOCİDE) başlığıyla yayınlanan bildiriyi biraz kısaltarak sunuyorum:
SOYKIRIMIMIZ (OUR GENOCİDE)
İsrail’in Gazze’ye karşı 21 aydan fazla zamandır sürdürdüğü askeri harekat, hem doğrudan hem de yaşanmaz koşullar yaratarak toplu katliamlar yapılmasını, ciddi bedensel ve ruhsal zararlar verilmesini, Gazze Şeridi’nin tamamında temel altyapının yok edilmesini ve etnik temizlik yapılmasını resmi savaşının hedefleri listesine koyarak Filistinlileri zorla yerinden, yurdundan etmeyi amaçlıyor.
Buna, Filistinlilere yönelik kitlesel tutuklamalar ve kötü muamele ekleniyor; İsrail hapishaneleri bir bakıma işkence kamplarına dönüştürülüyor ve Gazze’nin toplumsal dokusu parçalanıyor, Filistinlilerin eğitim ve kültür kurumları tahrip ediliyor. Aynı zamanda mülteci kamplarının kasıtlı olarak saldırı altında tutulması ve Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) zayıflatılmaya çalışılması yoluyla Filistin kimliği de yok edilmeye çalışılıyor.
İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki politikası ve korkunç sonuçları, üst düzey İsrailli politikacılar ve askeri komutanların saldırının hedefleri hakkındaki açıklamalarıyla birlikte incelendiğinde, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki Filistin toplumunu yok etmek için planlı ve kasıtlı bir eylemde bulunduğu görülüyor. Başka bir deyişle: İsrail, Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilere karşı soykırım uyguluyor.
Soykırım terimi, ulusal, etnik, ırksal veya dinsel bir grubu kısmen veya tamamen yok etme amacıyla işlenen eylemleri içeren sosyo-tarihsel ve siyasal bir olguyu ifade eder. Soykırım, ne ahlaki ne de hukuki olarak, meşru müdafaa da dahil olmak üzere hiçbir koşulda haklı gösterilemez.
Soykırım her zaman bir bağlam içerisinde gerçekleşir: Onu mümkün kılan koşullar, tetikleyici olaylar ve yol gösterici bir ideoloji vardır. İsrail’in ayrımcı ve şiddet yanlısı rejiminin yetmiş yılı aşkın bir süredir Filistin halkına karşı sürdürdüğü saldırıların en şiddetli ve en aşırısını Gazze Şeridi’nde yaşayanlara karşı yürüttüğünü görüyoruz. İsrail Devleti, kurulduğundan bu yana apartheid ve işgal rejimidir. Filistin toplumunu denetim altına almak için şiddet yoluna başvurma, demografik mühendislik uygulama, ayrımcılık yapma ve parçalama mekanizmaları kurma, bunları kurumsallaştırma ve sistematik olarak kullanma yolları yaratmıştır.
Gazze’deki Filistinlilere yönelik saldırı, Batı Şeria’da ve İsrail sınırları içinde İsrail yönetimi altında yaşayan Filistinlilere yönelik, farklı farklı biçimlerde ve artarak süren şiddetten ayrı düşünülemez. Bunu durduracak etkili bir yerel ya da uluslararası mekanizma bulunmuyor.
İsrail rejiminin Gazze Şeridi’nde soykırım yapması ve soykırımın Filistinlilerin İsrail yönetimi altında yaşadığı diğer bölgelere de yayılması derin endişe yaratıyor. Bu nedenle hem İsrail toplumunun hem de uluslararası toplumun acil ve kesin önlemler alması, eylemlerde bulunması ve uluslararası hukuk kapsamındaki tüm araçları kullanması gerekiyor.
…..
YAHUDİ B’TSELEM’İN ÇIĞLIĞINI DUYALIM!
Konuya ilişkin videoyu şu bağlantıdan izleyebilirsiniz.
