Her yıl Milas’ta düzenlenen Karya Sempozyumlarının 16. sı bu yıl 5 – 6 Eylül Cuma ve Cumartesi günleri yapılacak.
“16. Karya, Karalılar ve Milas Sempozyumu” Türkiye’den Prof. Dr. Zeynep Mercangöz’ün, İngiltere’den Prof. Dr. Riet van Bremen’in onurlarına düzenleniyor.
Bu yılki ana konu, “Karya’da kentleşme, kentlerde ve kırsalda yaşam” olacak.
Düzenleme Kurulu Temsilcisi Olcay Akdeniz’in yazılı açıklamasında “Günümüzde şehirlerimizin hızla kimliklerini yitirip köyleşmekte oluşuna dikkat çekmek, Karya’nın şehircilik anlayışını ve şehir kültürü bakımından zenginliklerini, o çağdaki şehir yaşamını ve kırsal kesimdeki yaşam koşullarını ortaya koymak amacıyla bu konuyu öne çıkardık” deniyor.
Toplantılara şimdiye dek Türkiye’den ve on beş yabancı ülkeden Karya’nın tarihine, arkeolojisine emek vermiş arkeologlar, tarihçiler, kazı başkanları katılmıştı.
Bu yılki sempozyuma Türkiye, ABD, İtalya, İngiltere, Danimarka, Avusturya, Almanya ve Mısır olmak üzere sekiz değişik ülkeden, altı üniversiteden on iki kazı başkanı ve beş eski kazı başkanı bilim adamı katılacak ve 27 sunum yapacak. Toplantıya Karya’ya ilgi duyan herkes ücretsiz katılabiliyor.
Yapılan yazılı açıklamada şu ilginç bilgiler de yer alıyor:
“Karya’nın ve Orta Çağda Menteşe Beyliğinin başkentliğini yapmış olan Milas’ın bir şehir suru yoktu. İki farklı tanrının özelliklerini tek bir tanrıda buluşturma becerisini gösteren Milaslılar, şehir kapısı ile su kemerlerini aynı yapıda bütünleştirme becerisini de göstermişlerdi. Şehre su taşıyan su kemerlerinin, Labraunda kutsal kentine giden “kutsal yol”un başlangıcını oluşturan noktadaki kemerini, şehrin kuzeyindeki Sodra Dağından kesilen mermerlerle yapılmış bir “şehir kapısı” olarak inşa etmişlerdi. Bu şehir kapısı görünümlü su kemerinin kilit taşına ise Karyalıların simgesi sayılan çift yüzlü Karia baltası yani “Labris” kabartması işlenmiştir. Baltalı Kapı Labrisinin ilginç yanı ise baltanın her iki yüzüne birer göz kazınmış olmasıdır.”
Yazılı açıklamada sempozyum afişindeki resim hakkında, “Sayın Nezih Başgelen’in verdiği bilgiye göre bu çizim Dilettani tarafından 1797 yılında yapılmıştır” deniyor. Ancak bu sanatçı hakkında bir bilgi bulamadım. Ama güzel resim. Yapanın ellerine sağlık. Resimdeki kapı bugün Milas’ta “Baltalı Kapı” olarak anılır. Baltalı kapının kilit taşındaki baltanın iki yüzündeki bu gözlerin Labraunda Zeus’unun gözleri olduğu düşünülüyor. Labranda Zeus’u Hitit-Luvi dünyasındaki Tarhund / Tarḫunta / Tarḫunzas (Tarkan’a benzerliğe dikkat) geleneğinin bir devamıdır ve hava olayları, Fırtına, yağmur ve bereket tanrısı yani baştanrıdır.
Bazı çift yüzlü baltalarda gözler bulunması ayrıca Karyalıların tapkı alanı Labranda’da ve başka yerlerde kulak şekilleri görülmesi acaba, Helenleştirilerek Labranda Zeus’u yapılan Baba Tanrı, Tarhund’un Karyalılara “gözüm, kulağım siz de” dediği anlamına mı geliyor?
Bakalım Karya uzmanları bu kez bize bu kez neler anlatacaklar..