Muğla Valiliği’nin “Yaban Domuzu ile Mücadele Projesi” kapsamında açtığı ve 1 milyon 165 bin TL bedelle sonuçlanan tek kurşun alımı ihalesini Efeler Av Market Ticaret Ltd. Şti. kazandı. Firma, avcılara “vurulan domuzların kuyruğunu getirene 5 tek kurşun” verileceğini duyurdu. Hayvan hakları savunucuları uygulamaya tepki gösterdi.
Muğla Valiliği, tarım alanlarında zarara yol açtığı belirtilen yaban domuzu popülasyonunu azaltmaya dönük “Yaban Domuzu ile Mücadele Projesi” kapsamında 20 bin adet tek kurşun alımı için ihale açtı. 25 Ağustos 2025’te Yatırım İzleme Müdürlüğü tarafından yapılan ihaleyi Efeler Av Market Ticaret Ltd. Şti. kazandı. Firma, ilçe tarım ve orman müdürlüklerine gönderdiği yazıda “domuz kuyruğu getirene 5 kurşun” verileceğini duyurdu.
Halk TV’nin aktardığına göre, açıklamada uygulamanın 5996 sayılı Kanun’un 15. maddesi kapsamında, “orman zararlılarıyla mücadele” çerçevesinde yürütüldüğü belirtildi. Yetkililer, amacın tarım alanlarına zarar veren yaban domuzu popülasyonunu azaltmak olduğunu ifade etti.
Hayvan hakları savunucuları, kampanyanın etik sınırları aştığını ve doğa dengesini bozabileceğini savunarak tepki gösterdi. Çevreciler, öldürmeye dayalı yöntemler yerine habitat düzenleme, yönlendirme ve alan iyileştirme gibi çözümler önerdi.
Bölgede yaban domuzları son aylarda tartışma konusu olurken, Doğa Koruma ve Millî Parklar mayısta sürek avı kararları alındığını ve “etkisiz hâle getirme” çalışmalarının sürdüğünü açıklamıştı.
Hayvan Hakları Federasyonu(HAYTAP)’tan Evrim Caner Kaplan, dilekçesinde şu ifadeleri kullandı: Son günlerde basına ve sosyal medyaya yansıyan haberlerde, Muğla Valiliği’nin “domuz kuyruğu getirene ödül” uygulamasını yürürlüğe koyduğu görülmektedir. Bu karar, ekolojik denge, hayvan refahı ve yaban hayatı yönetimi açısından ciddi endişeler doğurmaktadır.
Ülkemizde son yıllarda yaşanan orman yangınları, doğal yaşam alanlarının büyük ölçüde tahrip olmasına neden olmuştur. Aynı dönemde sokak köpeklerinin sistematik biçimde toplanması da kent ekosisteminin dengesini bozmuştur. Bu zincirleme etkiler sonucunda, yiyecek bulmakta zorlanan ve doğal düşmanlarını kaybeden yaban domuzları, yaşam alanlarını terk ederek şehir merkezlerine kadar inmek zorunda kalmıştır.
Bu süreçlerin ardından, çözüm olarak yaban domuzlarının öldürülmesi ve kuyruklarının ödül karşılığında toplanması, bilimsel temelden uzak, çağ dışı ve ekolojik açıdan tehlikeli bir yaklaşımdır. Bu tür uygulamalar yalnızca geçici bir “görünmezlik” sağlar; doğanın kendi dengesiyle oynandığında sorun, farklı biçimlerde yeniden ortaya çıkar.
Bir devlet kurumunun, 21. yüzyılda “öldürme ve parça getirme” mantığıyla sorun çözmeye çalışması; sadece hayvanların değil, bilimin, vicdanın ve kamu sağlığının da göz ardı edildiğini göstermektedir.
Bu nedenle, sorumlu Bakanlık olarak sizlerden kamuoyuna açık bir açıklama talep ediyoruz:
Bu uygulamanın dayandığı bilimsel gerekçe ve ekolojik etki analizi nedir?
Bakanlığınız, doğal dengenin bozulmasında rol oynayan orman tahribatı ve kontrolsüz köpek toplama süreçleri hakkında herhangi bir ön değerlendirme yapmış mıdır?
Yaban hayatı yönetimi politikalarınızda, öldürme yöntemleri yerine rehabilitasyon ve habitat onarımı gibi bilimsel temelli çözümlerin uygulanmamasının gerekçesi nedir?
Söz konusu karar, yalnızca hayvanların değil, doğanın ve insanın ortak geleceğini tehdit etmektedir.
Bakanlığınızdan, toplum vicdanını ve bilimi esas alan bir açıklama bekliyoruz.”
