Güneş enerjisi, rüzgâr enerjisi, hidroelektrik enerji, biokütle enerjisi, jeotermal enerji ve gelgit enerjisi gibi doğal kaynaklardan elde edilen enerji türlerine yenilenebilir enerji kaynakları (YEK) diyoruz. O yüzden bu çevre dostu kaynakları doğru ve etkin kullanmalıyız.
Muğla Milas bölgemiz için ise en uygun yenilenebilir enerji kaynakları arasında güneş enerjisi ve rüzgâr enerjisi öne çıkıyor. Bölgemizde bol miktarda güneş ışığı ve rüzgâr potansiyeli bulunmaktadır, bu da güneş panelleri ve rüzgâr türbinleriyle enerji üretiminin etkin ve verimli olabileceği anlamına gelir. Bununla birlikte, hidroelektrik enerji ve biokütle enerjisi gibi diğer yenilenebilir kaynaklar da uygun koşullar sağlandığında değerlendirilebilir.
Yer altı ve yer üstü kaynaklarımızı çevreyle entegre sistemlerle doğayı tahrip etmeden profesyonel ekiplerle en doğru biçimde hayata geçirebilmemiz gerekmektedir. Bu noktada elbette hükümet birinci dereceden sorumludur ve üzerine düşeni yapmalıdır. Fakat burada yerel yönetimlerde taşın altına elini değil, gövdesini sokmak zorunda.
Üzülerek bu konuda hem merkezi yönetimin hem de yerel yönetimlerin yeterince çabasını görememekteyiz.
Bunu yazarken örneğin Akbelen’deki doğa katliamına karşı çıkanlara teşekkür etmekle beraber çabalarını daha etkin hale getirmeleri gerçeğini de vurgulamak isterim yani bazen bir kötülüğü engellemek isterken etkili ve doğru adımlar atamaz iseniz o kötülüğe bilmeden ortak olursunuz.
Lütfen hangi konuda ne çalışma yapılacak olursa olsun o konun uzmanlarına itibar edilsin ben başkanım dediğim olacak, ya da siyaseten böyle davransam iyi olacak diye değil, bu topluma ve doğaya borcumu nasıl öderim diye hareket etmeliyiz.
Doğru tarım politikaları, bölgenin iklim, toprak yapısı ve su kaynakları gibi doğal koşulları dikkate alarak belirlenmelidir. Verimli tarım arazilerinin korunması, su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı, çiftçilere teknik destek sağlanması ve pazarlama olanaklarının geliştirilmesi önemlidir. Ayrıca, organik tarımın teşvik edilmesi, biyo çeşitliliğin korunması ve tarımın çevresel etkilerinin minimize edilmesi gibi sürdürülebilir tarım uygulamaları da önemlidir. Bunların yanı sıra, tarım politikalarının yerel toplumun ihtiyaçlarına ve ekonomik yapısına uygun olması da gerekir.
Adaletli fiyatlandırma politikaları ve pazarlama imkanlarının iyileştirilmesi de çiftçilerin gelirlerini artırarak tarımsal kalkınmayı destekler.
Organik ekonomik ve sağlıklı bir tarım için buna ihtiyacımız var.
Hayvanların doğal davranışlarını sergileyebileceği uygun yaşam alanlarının sağlanması, sağlıklı beslenme ve hijyen standartlarının korunması gerekir. Ayrıca, su kaynaklarının etkin kullanımı, hayvan gübrelerinin yönetimi ve sera gazı emisyonlarının azaltılması gibi çevresel faktörler de göz önünde bulundurulması önem arz etmektedir.
Adaletli pazarlama ve fiyatlandırma politikaları, hayvancılık sektörünün sürdürülebilirliği için çok önemlidir.
Bölgemizde de çevre ve ziraat mühendislerinden veterinerlerimizden oluşan bir ekiple yerel yönetimlerde bu işin altına gövdesini sokmalı.
Bir başka meselede ne yazık ki çevreye duyarlılığımız hiç yok denecek seviyede bilinçsizce hareket ediyoruz. Oysaki kirlenen su kaynakları ve hava birçok hastalığın ve musibetinde vesilesi oluyor.
Çevre Bilincini artıracak çalışmalar merkezi yönetimler gibi özellikle yerel yönetimlerinde bir konusu olmalı.
Şehirlerimizin tarihi, kültürel dokusuna sahip çıkarken doğasını ve çevresini de önceliklerimiz arasına almalıyız.
Özellikle maden sahaları ile meşhur ilçemizde maden sahalarını rant alanı olarak görmemeli çevreye etkilerini doğru analiz etmeli ve fayda elde edelim derken geleceğimizi yok etmemeliyiz.
İşte İliç olayı daha tazeliğini koruyor.
Şimdi buradan seslenmek istiyorum belli ki merkezi yönetim bir rehavet içinde her konuda olduğu gibi bu konularda da uzun yılların yorgunluğu ile biriken sorunlara çözüm bulmaktan yavaş yavaş uzaklaşıyor. Ancak 3 gün sonra yerel yönetimlere taze kan geliyor şimdi bu konulara özel birimler kurup uzman ekiplerle yola çıkmak yerel yönetimlerin de bu halka yani sizlere bizlere boynunun borcu ve sorumluluğudur. Seçilen kişinin her gün daha hayırlı bir sabaha bizi uyandırması dileği ile
Daha güzel bir sabaha uyanmak dileğiyle ile…
